Şubat 5, 2025

Fethiye Haberleri: En Güncel Yerel ve Ulusal Gelişmeler

Güncel ekonomi, spor, teknoloji, magazin ve daha fazlasını Fethiye Haber’de keşfedin!

DMS Başkanı Şerefhan Aydın: Riskli yapılara dair dişe dokunur hiçbir çalışma yok

Afet Yönetimi ve Dayanışma Derneği Başkanı Aydın "Diyarbakır'da yine doğa tahrip ediliyor, kaçak yapılar yapılıyor ve kurumlar seyrediyor. 'İnsan yaşamı kaderine terk edilmiş' demek abartı olmaz" dedi

DİYARBAKIR – Maraş merkezli 6 Şubat depremleri 11 kenti etkiledi. Bu kentlerden biri de Diyarbakır oldu. Deprem sonrasında sokağa dökülen halkın barınma ve yemek gibi temel ihtiyaçlarını karşılama konusunda önemli rol oynayan Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun verilerine göre, yıkılan 7 binada 414 kişi hayatını kaybetti ve 902 kişi yaralandı. Binlerce bina ağır hasarlı, orta hasarlı şeklinde tasnif edildi. Ağır hasarlı binaların yıkımına birer ikişer başlandı. Yıkılan binaların mahallelerde bıraktığı boşluk, sadece Diyarbakır’da 414 kişinin canına mal olan depremi hatırlatıyor.
Deprem, deprem gerçeğini bir kez daha hatırlattı herkese. Deprem gerçeğini hatırlamak önemli elbette ancak bu gerçeği unutmamak, deprem yıkımını en aza indirmek için çalışmalar yürütmek ve depreme güvenli konutlarda yakalanmak en önemli gerçek olarak duruyor önümüzde.

6 Şubat depremlerinden sonra Diyarbakır’da yeni bir dernek kuruldu: Afet Yönetimi ve Dayanışma Derneği (DMS).

Dernek, 6 Şubat depremleriyle birlikte farklı afet bölgelerinde çalışma yürüten sivil toplum örgütü ve meslek örgütlerinin bir araya gelmesiyle birlikte, Haziran 2023’te kuruluşunu ilan etti. Aralık 2023’teki ilk kongresinde mevcut yönetim kurulu belirlendi ve mimar Şerefhan Aydın, başkan olarak seçildi. Dernek hakkında bilgi veren Aydın, “Deprem, canı yananlar dışında toplumun diğer kesimi için sadece yaşandığı an ve kısa süre sonrasında hatırlanan, hızlıca unutulan bir olaya dönüşmüş. DMS bu klasik kabulü bozmak, bu gerçeğin farkındalığını süreklileştirmek için kuruldu” dedi.
Dernek Diyarbakır’da kuruldu ancak depremde zarar gören diğer illere de destek sundu. DMS depremde Adıyaman ve Hatay’da akut süreçte depremzedelere temel ihtiyaçların sağlanmasında aracılık yaptı ve kültür sanat etkinlikleri düzenledi.

İki yıllık toparlanmadan sonra DMS artık afet öncesine odaklanarak çalışma yürütüyor. Öncelikli hedefi ise depreme göre yaşama bilincini oluşturmak ve ilgili kurumların deprem gündemini canlı tutmak.

DMS Başkanı Aydın, temsilcilikler açtıklarını da belirtti: “Şu ana kadar Diyarbakır’da merkez, Adıyaman ve Hatay’da temsilcilik olarak çalışma yürüttük. Ancak birçok ilde temsilcilik açılması yönünde talep var. Uygun koşullar ve zamanda temsilcik sayısını arttırmayı düşünüyoruz.”

1990’LI YILLARDA YAPILAN BİNALAR RİSKLİ

Depremler, bir kentin depreme dayanıklı olup olmadığını da gösteriyor. 6 Şubat depremi Diyarbakır’da hangi eksiklikleri gösterdi? Aydın, bu soruya cevap verirken 1990’lı yıllardaki yapılaşmadan örnek verdi: “Özellikle 90’lı yıllarla birlikte köy boşaltmaları sonrası çaresizce barınma ihtiyacını karşılamak zorunda kalanların hızlıca inşa ettiği yapıların çok riskli olduğu görüldü. Ayrıca kentte 2000 öncesi yapılan yapıların risk teşkil ettiği gerçeği bir daha kendini gösterdi. Deprem öncesi TMMOB’un sürekli gündeme getirdiği bu gerçeklik, maalesef yaşanılarak görülmeye başlandı. Mühendislik ve mimarlık hizmeti alan ve denetlenen yapıların can kurtardığı, kolon kesme, kaçak kat yapma gibi kâr hırsı bilinçsizliğinin tehlikesi görüldü. Kentte deprem sırasında ve sonrasında müthiş bir dayanışma kültürü birikimi olduğu da görüldü.”

1546 KİŞİ KONTEYNIRLARDA YAŞIYOR

Depremden zarar gören insanların, depremden sonra temel ihtiyaçlara ulaşması kolay olmuyor, bunu 6 Şubat depremlerinden sonra hep birlikte gördük. Sivil toplum örgütlerinin acil ihtiyaçların karşılanması konusunda gösterdiği gayret malum. Ancak barınma sorunu, depremin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen hâlâ devam ediyor. Hükümetin yaptırdığı konutlar ise ihtiyacı gidermekten uzak görünüyor.
Şerefhan Aydın da konut sorununa “Tam anlamıyla karşılandığı söylenemez, halen konteyner kentte yaşayanlar var” diye dikkat çekiyor ve şunları söylüyor: “Kirada ya da yakınının evinde hatta başka kentte yaşamak zorunda kalan insanlar var. Gerek deprem sırasında gerekse de sonrasında yıkılan yapı sahiplerine biraz hibe, kredi ve proje destekleri sağlandı. Uzun yıllar borçlandırılarak kredi veriliyor. Mevcut koşullarda çok sayıda depremzede bu krediyi ödeyemez durumda. Bu tür maddi destekler belki ağrıyı bir süre keser ancak tam anlamıyla iyileştiremez.”

Aydın, kentte kurulan konteyner kent hakkında ise şu bilgiyi verdi: Kentte 619 konteyner bulunuyor. Bunların 416’sı kullanılıyor. Konteynerlerde 388 aile, 1546 kişi yaşıyor.

‘İNSAN YAŞAMI KADERİNE TERK EDİLMİŞ’

Merkez üssü Maraş olan depremlerin üzerinden 2 yıl geçti. Bu süre içinde Diyarbakır’ı deprem gibi bir afet karşısında hazırlıklı hale getirmek için gerekli çalışmalar yeterince yapılıyor mu?
Bu soruya, 2000 sonrası inşa edilen bölgelerdeki yapıların büyük risk barındırdığı söylenemez” diye cevap veren Aydın, “Çünkü bilim ve tekniğe göre yapılmış ve yerel yönetimler tarafından iyi bir biçimde denetimler yapılmış. Ancak 2000 öncesi mühendislik hizmeti almamış yapılar maalesef halen çok büyük riskler taşıyor. İyi bir mühendisliğin yararının, deprem sırasında ölümü engellemek olduğu da bilinmelidir. Yapı yine hasar alacak ancak ölümü engellemektir buradaki temel amaç” diye vurguladı.
DMS Başkanı Şerefhan Aydın şunları söyledi: “Net bir biçimde söylemeliyim ki kentimizde risk teşkil eden yapılara dair dişe dokunur hiçbir çalışma yoktur. Ayrıca yine doğa tahrip ediliyor, yine kaçak yapılar yapılıyor ve yine ilgili kurumlar seyrediyor. ‘İnsan yaşamı kaderine terk edilmiş’ demek abartı olmaz. Yetki aldıktan sonra kişilerin yaşamı koruma kaygı düzeyinin çok düşük olduğunu düşünüyorum, ciddi bir hazırlığın olmayışını buna yoruyorum.”