NEW ABD Temsilciler Meclisinde Başkan Joe Biden’a yönelik azil soruşturmasına ilişkin düzenlenen ilk oturumda, Cumhuriyetçiler başta oğul Hunter Biden olmak üzere Biden ailesinin Ukrayna, Çin ve Romanya merkezli iş ilişkileri ile “yolsuzluğa” karıştığı iddialarını gündeme getirirken, Demokratlar bu iddiaların temelsiz olduğunu savundu.
ABD Temsilciler Meclisinde Gözetim ve Hesap Verilebilirlik Komitesi tarafından Başkan Joe Biden’a yönelik azil soruşturmasına ilişkin ilk oturum düzenlendi.
Yerel saatle 10.00’da başlayan ve 6 saatten fazla süren oturumda Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı.
Cumhuriyetçi üyeler, Biden’ın başkan yardımcısı olduğu dönemde “görevini kötüye kullanarak” başta oğlu Hunter Biden olmak üzere aile üyelerinin yabancıları da içeren iş ilişkilerinde imtiyaz elde ettiği iddialarına odaklandı.
Cumhuriyetçilerin iddiaları
Cumhuriyetçiler bu kapsamda, Hunter Biden’ın 2019’da Çin uyruklu birkaç kişiden totalde 260 bin dolar aldığını gösterdiği iddia edilen iki banka havalesi kayıtları, başkan yardımcısı olduğu dönemde Biden’ın aile üyelerinin, Romanya’da yolsuzlukla mücadele kapsamında soruşturma altında olan ve daha sonra hüküm giyen Rumen uyruklu bir kişiyle yaptığı işbirliğinden aldığı iddia edilen para ve Ukraynalı enerji şirketi Burisma’nın üst yöneticisinin Biden ve oğluna rüşvet verdiği gibi iddiaları gündeme getirdi.
Gözetim ve Hesap Verilebilirlik Komitesi Başkanı James Comer, “Biden bu kadar parayı kazanmak için ne satıyordu? Joe Biden’ın kendisini ‘Joe Biden’ markasını.” ifadesini kullanarak ailenin, “Biden” soy ismini ve nüfuzunu kullanarak yolsuzluğa karıştığını ve bu kapsamda çok sayıda kanıt olduğunu iddia etti.
“Amerikan halkı bu yolsuzluk kültürü hakkında hesap verilmesini talep ediyor.” diyen Comer, azil soruşturmasının bu kapsamda önemli olduğunu öne sürdü.
Demokratlar iddiaların “temelsiz” olduğunu savundu
Demokratlar ise federal hükümete finansman sağlayacak yeni bütçe üzerinde anlaşma sağlanmaması durumunda 3 günden az bir sürede “hükümetin kapanacak” olmasına işaret ederek, Biden hakkında “temelsiz iddialarla ve kanıt olmadan” düzenlenen bu oturumla gündemin işgal edildiğini savunup Cumhuriyetçileri suçladı.
Demokrat Kongre Üyesi Jamie Raskin önünde uzlaşı sağlanmazsa hükümetin kapanmasına kalan süreyi geri sayımla gösteren bir ekranla oturuma katıldı.
Diğer yandan zaman zaman eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 6 Ocak Kongre baskınındaki tutumuna atıfta bulunan Demokratlar, Biden’ın azil soruşturulmasına tabi tutulmasını isteyen Cumhuriyetçilerin “iki yüzlü” davrandığını ima etti.
Cumhuriyetçilerin iki tanığı kanıtların azil maddelerini desteklemediği görüşünde
Oturumda, adli muhasebe uzmanı Bruce Dubinsky, eskiden Adalet Bakanlığında vergi bölümünde çalışan Elieen O’Connor, George Washington Üniversitesinde hukuk profesörü olan Jonathan Turley ve Chapel Hill’deki Kuzey Carolina Üniversitesinde hukuk profesörü olan Michael Gerhardt üyelerin sorularını yanıtladı.
Cumhuriyetçilerin tanıklarından Dubinsky, Biden hakkındaki yolsuzluk ve dolandırıcılık iddialarıyla ilgili değerlendirme yapılması için daha çok bilgiye ihtiyaç olduğunu söyledi.
Turley de mevcut kanıtların azil maddelerini destekleyemeyeceğini ancak diğer yandan Temsilciler Meclisi’nin azil soruşturması eşiğini geçtiğine inandığını ifade etti. Turley, mevcut kanıtların azil maddelerini destekleyip desteklemeyeceğini soruşturmanın ortaya koyması gerektiğini kaydetti.
Oturum sonunda James Comer, Biden’ın oğlu Hunter Biden ve kardeşi James Biden’ın banka kayıtlarıyla ilgili Kongre’ye bilgi verilmesi için emir çıkaracağını bildirdi.
Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, 12 Eylül’de ABD Başkanı Biden hakkında “görevini kötüye kullandığı” gerekçesiyle azil soruşturulması açılması çağrısında bulunmuştu.
Azil süreci nasıl işliyor?
ABD Anayasası, başkanın yargılanması ve suçlu bulunması durumunda görevden alınmasına izin veriyor. Ancak bugüne kadar ülke tarihinde hiçbir başkan bu şekilde görevinden alınmadı.
Anayasaya göre, “vatana ihanet, rüşvet ve diğer büyük suç ile kusurlu davranışları sergileyen” başkan yargılanabiliyor. Bu süreç için ilk adımda en az bir Temsilciler Meclisi üyesi Adalet Komitesine başvuru yapıyor. Başvuru komitede kabul edilirse komisyonda hazırlanan taslak Temsilciler Meclisi’nde oylamaya sunuluyor.
Dava taslağının, Temsilciler Meclisi üyelerinin çoğunluğunun oyunu alması gerekiyor. Burada salt çoğunluğun kabul oyu vermesi durumunda süreç Senato’ya geçiyor.
Dosya Senato’ya gittiğinde de Senato üyeleri jüri görevini, Yüksek Mahkeme Başkanı yargı sürecinin başkanlığını, Temsilciler Meclisi’ndeki bir grup milletvekili de savcılık görevini yerine getiriyor. Yargılanan başkanın ise savunma avukatı bulunuyor.
Yargılama sürecinin sonucunda Senato’da oylama yapılıyor. Bu oylamada 100 sandalyeli Senato’nun üçte ikisinin (en az 67 üyenin) yargılanan ABD başkanını suçlu bulması durumunda başkan görevinden azlediliyor. Azille birlikte başkanın yerine başkan yardımcısı görevi devralıyor.
Biden Temsilciler Meclisi’nde dezavantajlı, Senato’da avantajlı
Şu anda ABD Temsilciler Meclisi’nde 222 Cumhuriyetçi, 212 Demokrat vekil bulunuyor. Bu kapsamda Biden’ın azil soruşturması dosyasının Temsilciler Meclisi’nden geçmesi ihtimalinin yüksek olduğu ifade ediliyor.
Ancak Senato’da 49 Cumhuriyetçi, 48 Demokrat ve 3 bağımsız senatör bulunuyor. Bağımsız senatörlerin de Demokratlar ile hareket ettiği göz önüne alındığında, Senato’daki çoğunluğu elinde tutan Demokratlar avantajlı görünüyor.